İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Nisan ayı üçüncü birleşiminde, CHP grup sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan ile Nail Kocabaş arasında önemli bir gerginlik yaşandı. Özkan’ın, Kocabaş’a “Ruh halini iyi bulmuyorum” şeklindeki ifadeleri, AK Parti ve CHP’li meclis üyeleri arasında bir kavgaya sebep oldu. AK Partili meclis üyeleri, Özkan’ın bu sözlerini sert bir dille eleştirerek, “Sözlerini geri alsın” talebinde bulundular. Bu esnada, AK Parti meclis üyesi Erdal Seyitler’in Özkan’a hakaret ettiği anlar basın mensupları tarafından kaydedildi.
Olayın ardından, CHP ve İzmir Büyükşehir Belediyesi (İZBB) meclis üyeleri, İzmir Adliyesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı ve suç duyurusunda bulunmak için toplandı. CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç ve CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, olayın ardından yaptıkları açıklamalarda, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin onurunu koruma amacında olduklarını belirttiler. Bu buluşmaya partililerin yanı sıra çeşitli ilçe belediye başkanları da katılarak Özkan’a destek verdiler.
CHP Grup Sözcüsü Özkan, yapılmış olan hakareti kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, “İzmir Büyükşehir Belediye meclisinin 18.04.2025 tarihli oturumunda cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi üzerine gerçekleştirdiğim konuşmam esnasında AKP grubu tarafından sözlerim kesildi. Sözlerimi kabul edemeyen AKP’li meclis üyesi haddini aşarak bana hakaret etmiştir” ifadelerini kullandı. Özkan, kendisine yönelik yapılan hakareti, tüm kadınlara yapılmış bir saldırı olarak değerlendirdiğini belirtti.
Özkan, İktidar temsilcilerinin kadınları ve muhalif görüşleri kabul etmediğini ifade ederek, “Ben bir kadın olarak, meclis üyeliği görevimi yürütürken edindiğim tecrübelerle, yaşananların sadece beni değil, tüm kadınları etkilediğini düşünüyorum. Yasal süreci başlatacağım ve bu olayları ciddiyetle takip edeceğim” dedi. Ayrıca, yaşanan olayın ahlaki bir düşüşü de beraberinde getirdiğini sözlerine ekledi.
CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç, yapılan bu saldırıyı sadece “ağır bir küfür” olarak açıklamanın yetersiz kaldığını belirtti ve saldırının ciddiyetine dikkat çekti. “İzmir’in her bir vatandaşının temsil edildiği mecliste, bir kadına karşı yapılan bu küfrü utanç verici buluyoruz. Bu saldırı, İzmirli kadınların özgürlüğüne ve kimliğine karşı açık bir tehdit” ifadesini kullandı.
İnanç, sadece yaşanan olayın kadınlara yönelik bir saldırı olmadığını, aynı zamanda Türkiye’deki kadın cinayetleri konusundaki sorunların da bir yansıması olduğunu belirtti. “Bu mecliste kadınları hedef alan ilk saldırı değil. Bizler bu saldırıyı görmezden gelemeyiz. Kadınlara uygulanan şiddet her yıl artmakta ve bu anlayışın devam etmesi tehlikeleri beraberinde getirmektedir” dedi.
Ayrıca, yine geçmişte benzer bir olayda AKP sıralarından söylenen “Öldürülenler kadar ölen de suçludur” şeklindeki sözleri hatırlatarak, bu zihniyetin kadınların hayatına nasıl zarar verdiğini dile getirdi. İnanç, bu tür zihniyetlerin Türkiye’nin en modern şehirlerinden birinde bile “sözde temsilci” konumunda olan kişiler tarafından açıkça savunulmasının kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Sonuç olarak, İnanç, AK Parti grubuna seslenerek, bu zihniyeti daha