0

BEĞENDİM

0

PKK’nın Feshi ve Türkiye Siyaseti Üzerine Değerlendirmeler

Emine KULAK / ÖNCÜŞEHİR – Terör örgütü PKK, 12. Kongresi’nin ardından beklenmedik bir açıklamayla silahlı mücadeleyi sonlandırma ve kendini feshetme kararı aldı. Bu karar, kamuoyunda ve akademik çevrelerde geniş yankı uyandırırken farklı açılardan tartışılmaya da başlandı. Önceki olarak, Siyaset Bilimci Dr. Zekiye Seda Sönmez, PKK’nın silahlı mücadeleyi sonlandırmasının, HDP/DEM gibi partilere daha geniş bir seçmen tabanına ulaşma imkânı sunabileceğini belirtti. Sönmez, yaşanan gelişmelerin kritik potansiyele sahip olduğunu dile getirerek, PKK’nın silahlı mücadelesine son vermesinin toplumsal barışa katkı sağlayabileceğini ifade etti.

Dr. Sönmez, “PKK’nın dağılması veya kendini feshetmesi çerçevesinde Türkiye’deki siyasal yapılara, toplumsal dinamiklere ve uluslararası ilişkilere yönelik muhtemel etkileri değerlendirecek olursak, bu durumun fırsat ve tehditler içerebileceği aşikârdır. PKK’nın gölgesinin ortadan kalkması, HDP/DEM gibi siyasi partilerin daha geniş bir seçmen tabanına ulaşabilmesi açısından elverişli bir ortam yaratabilir. Fakat aynı zamanda bu durum, söz konusu partilerin tabanlarının bir kısmını kaybetmesine yol açabilir,” dedi.

Öte yandan PKK’nın feshiyle birlikte sosyal dinamiklerde de değişim yaşanabilecek. Bu tür bir gelişmenin, partilerin programatik değişikliklerin yanı sıra yeni siyasi diller üretmelerini zorunlu kılabileceği ifade edildi. Ayrıca, legal Kürt siyaseti üzerindeki devlet baskısının azalması da demokratikleşme adına bir fırsat penceresi sunabilir.

Türkiye’nin İç Siyasetinde Olası Değişimler

Türkiye açısından önemli sonuçlar doğuracağına dikkat çeken Sönmez, “PKK’nın feshi ve silahlı mücadeleyi bırakması, Türkiye’nin siyasal yapısı ve toplumsal dokusu üzerinde önemli etkiler yaratacaktır. Bu durum, toplumsal barışa katkı olasılığını artırabilir. Özellikle halk arasında terörün sona ermesi beklentisi, güvenlik algısını güçlendirecek ve demokratik hakların genişlemesine olanak tanıyacaktır,” dedi.

“Ancak bazı kesimlerde hayal kırıklığı ve yönsüzlük hissi oluşabileceğini de unutmayalım,” diyen Sönmez, “PKK ile özdeşleşmiş bazı gruplar, örgütün dağılmasıyla bir aidiyet problemi yaşayabilir. Ancak, PKK’nın dağılması, Kürt toplumunun geniş kitleleri arasında bir rahatlama ve umut duygusu yaratabilir,” ifadelerine yer verdi. Bu nedenle, sürecin toplumsal rehabilitasyon ve geçiş adaleti mekanizmalarıyla desteklenmesinin önem taşıdığını vurguladı.

Uluslararası İlişkilerdeki Değişimler

PKK’nın feshi ile oluşacak durumu değerlendirirken, Sönmez bunun yalnızca iç siyaseti değil, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerini de derinden etkileyeceğini belirtti. Özellikle Avrupa Birliği ve NATO ile olan ilişkilerde yeni bir kendini kanıtlama fırsatı doğabileceğini ifade eden Sönmez, “PKK tehdidinin ortadan kalkması, Türkiye’nin reform ve uyum sürecinde daha az dirençle karşılaşmasını sağlayabilir. Bu durum, Türkiye’nin uluslararası sahnede daha barışçıl bir aktör imajına evrilmesine olanak tanıyabilir,” dedi.

PKK’nın feshi, Türkiye’nin NATO ile olan ilişkilerini de güçlendirebileceği gibi, Türkiye’nin sınır güvenliği risklerini azaltabileceğini ve NATO’nun teröre karşı mücadele argümanları açısından bir başarı olarak sunulabileceğini ifade etti.