Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 38. Olağan Kurultayı sırasında ortaya atılan “para karşılığı oy kullandıkları” iddiaları, ciddi bir hukuki süreci başlattı. Bu bağlamda, 12 şahıs hakkında “oylamaya hile karıştırma” suçlamasıyla hazırlanan iddianame, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Ancak mahkeme, verilen görevsizlik kararı çerçevesinde, durumu incelemek üzere dosyayı nöbetçi Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk etti. Bu gelişme, CHP’nin kurultay süreçlerinin yargı merceğine girmesi açısından önemli bir adım oldu.
Soruşturma sürecinin odak noktalarından biri de İBB (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) Başkanı Ekrem İmamoğlu oldu. İmamoğlu, sürecin başlangıcında tutuklanmış ve bu nedenle başkanlık görevinden uzaklaştırılmıştı. İddianameye göre, İmamoğlu’nun yanı sıra Baki Aydöner, Cemil Tugay, Erkan Aydın, Hüseyin Yaşar, Mehmet Kılınçarslan, Metin Güzelkaya, Nihat Yeşiltaş, Özgen Nama, Özgür Çelik, Rıza Akpolat ve Serhat Can Eş gibi isimler de bu suçlamaların muhatabı durumundalar. Tüm bu sanıklar, Siyasi Partiler Kanunu’nun 112. maddesine dayanarak oy kullanma işlemlerinin kurallarını ihlal ettikleri iddiasıyla toplamda üç yıla kadar hapis cezası talebiyle karşı karşıya.
Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıkların eylemlerinin rüşvet suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Özellikle sanıklardan Erkan Aydın’ın, suç tarihlerinden önce üç kez milletvekili seçilmiş olması, bu durumun ciddiyetini artırdı. Mahkeme, milletvekillerinin görev süreleri içinde gerçekleştirdiği iddia edilen suçların yargı yetkisinin ağır ceza mahkemesine ait olduğunu belirtti. Bu karar, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlanmasında önemli bir aşama olarak değerlendiriliyor.
Mahkeme, sanık avukatlarının dosyanın asliye ceza mahkemesinde devam etmesi talebini de reddetti. Bu durumda, mahkemenin kararını düzeltmesi için bir seçenek olmadığını ifade etti ve dosyayı, hukuki sürecin devam etmesi adına nöbetçi Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, bu dosya üzerinden bir inceleme yaparak, hangi mahkemede yargılanacağına dair karar verecek.
Ayrıca, kurultayla ilgili bir diğer önemli gelişme ise eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delege tarafından CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirilen kurultayının iptali için açılan dava. Bu dava, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde birleştirildi ve 30 Haziran’da görülecek. Bu davanın sonucu, CHP’nin geleceği üzerine önemli etkiler yaratabilir.
Tüm bu gelişmeler, CHP içindeki siyasi mücadelelerin ve yargı süreçlerinin ne denli karmaşık yapıda ilerlediğini gösteriyor. İddialar ve hukuki süreçler, sadece bireyleri değil, partinin geleceğini ve toplumsal algısını da etkileyecek boyutlara sahip.