İzmir’de Kuraklık Tehlikesi: Tarım İçin Uyarılar!
1042 okunma

İzmir’de Kuraklık Tehlikesi: Tarım İçin Uyarılar!

Ağustos 6, 2025 21:45
İzmir’de Kuraklık Tehlikesi: Tarım İçin Uyarılar!
0

BEĞENDİM

İzmir’deki kuraklık tehlikesi, Türkiye’nin kışlık tarım ürünleri için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Barajlardaki suyun yaklaşık yüzde 75’inin tarımda kullanıldığını belirten İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, “İzmir, bugün Türkiye’nin yaklaşık yüzde 60 kışlık sebzesinin sağlandığı yer. Üç günde bir duş alırsın, sorun değil ama tarım çok önemli. Tarımda suyumuz kalmadı. Çok acil tedbirler almamız şart” şeklinde konuştu.

İzmir’de sonbahar ve kış aylarında beklenen yağışların gerçekleşmemesi, kenti ciddi bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı. Bu kuraklık durumundan en çok etkilenen kaynaklardan biri ise kentin en büyük su rezervi olan Tahtalı Barajı oldu. Barajdaki su seviyesi, alarm veren bir şekilde yüzde 8’e kadar geriledi. Bu durum, İzmir genelinde planlı su kesintilerinin uygulanmasını zorunlu hale getirdi. Yetkililer, suyun tasarruflu kullanılmasına yönelik çağrılarda bulunurken, uzmanlar ise içme suyundan çok tarımsal sulama açısından riskin daha büyük olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Yaşar, İzmir genelinde yaşanan bu kuraklığın yıllar öncesinden öngörüldüğünü belirtti. “Çok uzun yıllar önce de söyledik. 2020 yılında da demiştim ki ‘Bakın, kuraklık geliyor; su için B ve C planlarını yapalım.’ Şimdi kuraklıktan bahsedince insanların aklına hemen kullanma suyu geliyor. Hayır, benim için kullanma suyu önemli değil. Üç günde bir duş alırsın, üç günde bir su gelir, yeter. Ama tarım çok önemli. Tarımda suyumuz kalmadı. Asıl sorunumuz burada” ifadelerini kullandı. Prof. Yaşar, şu anda yalnızca İzmir’in değil, tüm Batı Anadolu’daki barajların boş olduğunu ve bu durumun asıl tehlikeyi oluşturduğunu sözlerine ekledi.

Prof. Dr. Yaşar, İzmir’deki kişi başı su tüketiminin Türkiye ortalamasının altında olduğunu vurguladı. “İzmir’in kişi başı yıllık su potansiyeli 600 metre küp. Türkiye ortalaması 1.340-1.400 metre küp civarındadır. Su fakirliği sınırı ise 1.000 metre küpdür. Bu da İzmir’in su açısından fakir olduğunu gösteriyor. Bu nedenle suyun çok dikkatli kullanılması gereken en önemli illerden biridir” dedi. Asıl sorunun tarımsal su ve enerji ihtiyacı olduğunu belirten Yaşar, ayrıca baraj yapılmasının önemine dikkat çekti. “Örneğin, Çamlı Barajı hala altın madeni nedeniyle bekletiliyor. Oysaki orası 300 bin kişiye su sağlayacak bir barajdır. Yer altı barajları ve göletler de yapılmalıdır” diye ekledi.

Prof. Yaşar, geçmiş dönemlerde yaşanan kuraklıkların ardından her zaman bol yağış geldiğine de değindi. “Eylül’den sonra biraz yağış bekliyorum. Hatta güzel bir yağış bekliyorum. Doğa kendini dengeler. Örneğin, 2008 yılı son 60 yılın en kurak yıllarından biriydi. 2009 ise son 100 yılın en yağışlı yıllarından biri oldu. 1970-1979 yılları arasındaki 10 yıllık süreçte ortalama yağış miktarı 609 kg; 2010-2019 arasındaki süreçte ise bu miktar 630 kg’dır. Yani uzun vadede yağışlar çok fazla değişmez. Şu an kuraklık yaşanıyorsa, son 2-3 yılın ardından yağışlı bir dönemin gelmesini beklemek doğaldır” biçiminde sözlerini tamamladı.

En az 10 karakter gerekli