Kadınlar 7 Mart’ta Hayatı Durduruyor!

0

BEĞENDİM

0

Kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde, yaşamın her alanında karşı karşıya kaldıkları eşitsizlik ve ayrımcılığa karşı seslerini yükseltmeye hazırlanıyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Kadın Komisyonu, 7 Mart 2025’te Türkiye genelinde bir kadın grevi çağrısı yaptı. Evde, işyerlerinde, atölyelerde, fabrikalarda ve plazalarda çalışan kadınlar, “Yaşamı durduruyoruz” diyerek iş bırakacak. Mor fularlarını takan kadınlar, eşit işe eşit ücret, şiddetsiz işyeri ve güvenceli istihdam talepleriyle alanlara çıkacaklar.

DİSK, 8 Mart’a giderken yurt çapında bir kadın grevi örgütleyecek. DİSK Kadın Komisyonu, “Yaşamı durmak için kadınlar grevde” diyerek iş bırakma eylemini İstanbul Beyoğlu’nda düzenlenen bir basın toplantısı ile duyurdu. Toplantıda konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Kadınlar olarak, toplumsal hayatın her alanında eşitsizlikleri ve ayrımcılıkları yaşıyoruz. Bu eşitsizliklerin her geçen gün derinleştiği bir düzenle karşı karşıyayız. Hem dünyada hem de Türkiye’de bu durum oldukça rahatsız edici” ifadelerini kullandı. Çerkezoğlu, 7 Mart günü tüm kadınların işlerini bırakacağını ve buluşacaklarını belirtti. Ev kadınlarından işçi kadınlara, emekli kadınlardan işsiz kadınlara kadar herkesin bu mücadeleye katılması çağrısında bulundu.

EMEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ

7 Mart Kadın Grevi için yapılan basın açıklamasını DİSK Kadın Komisyonu adına Zuhal Kaynak okudu. Açıklamada “Eşit işe eşit ücret istiyoruz”, “Jin, jiyan azadi”, “Kadın, yaşam, özgürlük” gibi sloganlar yer aldı. Kaynak, “Hem çalışma hayatında hem de ev içindeki görünmeyen emeklerimizde eşitsizliklere, güvencesizliğe, baskılara, şiddet ve tacize karşı birlikte duruyoruz. Yaptığımız tüm işlevleri bırakıp fabrikalardan, ofislerden, hastanelerden, evlerden çıkıyoruz; meydanları dolduruyoruz!” ifadesini kullandı. Açıklamada, erkek şiddeti, iş yerinde taciz ve mobbing konularına da dikkat çekildi.

Ayrıca, kadına yönelik şiddetle mücadele adı altında cezasızlık politikalarının yaygınlaştığına dikkat çekildi. Çerkezoğlu, “Türkiye’de ILO 190 sayılı Sözleşme hâlâ onaylanmadı. Bu durum kabul edilemez” dedi. İktidarın kadınları aileye hapsetme planlarını içeren ‘Aile Yılı’na karşı da kamusal sosyal politikaların talep edildiği açıklandı. Kaynak, “Kadınların yalnızca aile içinde tanımlanmasını kabul etmiyoruz. En az sekiz saat üretimde düşük ücretler karşılığında çalışırken, evde de en az dört saat ücretsiz çalışıyoruz. Görünmeyen emeğimiz için mücadele ediyoruz” dedi.

‘HAKLARIMIZI İSTİYORUZ!’

Kadınların talep ve istekleri de şu şekilde sıralandı:

• İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararından derhal vazgeçilmeli, Sözleşme ve 6284 sayılı Kanun etkin bir biçimde uygulanmalıdır.
• 25 Haziran 2021’de yürürlüğe giren ILO 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi Türkiye hükümeti tarafından onaylanmalı ve uygulanmalıdır.
• Toplumsal cinsiyet temelli suçlarda, kadın cinayetlerinde cinsiyetçi iyi hal, tahrik indirimi gibi uygulamalardan vazgeçilmelidir.
• Nafaka hakkının gaspına yönelik tartışmalara son verilmelidir.
• Kadınların bakım emeği yükünün üzerinden alınması için kamusal sosyal politikalar hayata geçirilmelidir.
• İktidarın politikalarında kadın istihdamını artırmak