Kuaklar Arası Dezavantajlar: TÜİK’ten Önemli Veriler
2463 okunma

Kuaklar Arası Dezavantajlar: TÜİK’ten Önemli Veriler

Ekim 10, 2024 14:17
Kuaklar Arası Dezavantajlar: TÜİK’ten Önemli Veriler
0

BEĞENDİM

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan 2024’te yayımladığı ‘Dezavantajların Kuşaklar Arası Aktarımı, 2023’ bültenine ek düzeltmelerde bulunmuştur. Bu çalışma, Avrupa Birliği ülkeleri ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilen Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’nın bir parçası olarak yürütülmüştür. Araştırma, 25-59 yaş grubundaki bireylerin eğitim durumlarını, kendi 14 yaşındaki hallerinin ebeveynleriyle karşılaştırarak incelemektedir.

Araştırmanın bulgularına göre, 14 yaş civarındayken annesi yükseköğretim mezunu olan bireylerin durumları değerlendirildiğinde, bu grubun yalnızca yüzde 2,7’sinin eğitim seviyesinin lise altı olduğu, yüzde 13,7’sinin lise ve dengi eğitim aldığı, yüzde 83,5’inin ise yükseköğretim mezunu olduğu gözlemlenmiştir. Babası yükseköğretim mezunu olan bireyler için durum benzerlik göstermektedir; bu grubun yüzde 4,4’ü lise altı düzeyde, yüzde 16,0’ı lise ve dengi eğitim seviyesinde kalırken, yüzde 79,5’i yükseköğretim düzeyine ulaşmıştır.

Annesi lise altı eğitim seviyesini tamamlamış bireylerin eğitim durumları incelendiğinde, yüzde 56,3’ünün hala lise altı düzeyde, yüzde 21,9’unun lise ve dengi, yüzde 21,9’unun ise yükseköğretim mezunu olduğu tespit edilmiştir. Bu bireylerin babası da lise altı eğitim görmüşse, bunların yüzde 60’ının eğitim durumu bu seviyede kalırken, yalnızca yüzde 18,4’ü yükseköğretim mezunu olabilmiştir.

Ebeveynlerin iş durumları da araştırmanın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. 14 yaş döneminde babası işveren veya kendi hesabına çalışan bireylerin durumları incelendiğinde, bu durumdaki fertlerin yüzde 39,2’sinin şu an ücretli veya yevmiyeli olarak çalıştığı, yüzde 14,5’inin halen işveren olarak çalışmaya devam ettiği, yüzde 5,6’sının ücretsiz aile işçisi, yüzde 40,6’sının ise iktisadi olarak faal olmadığı görülmüştür.

Bireylerin çocukluklarındaki maddi durumları da eğitim ve iş olanaklarını etkilemektedir. Kendisi 14 yaş civarındayken ailesinin mali durumunu “çok kötü” olarak değerlendiren bireylerin yüzde 14,9’u şu an en yüksek gelir grubundaki yerini alırken, yüzde 24,4’ü en düşük gelir grubunda kalmaya devam etmektedir. Ailesinin maddi durumunu “çok iyi” olarak belirten bireylerin ise yüzde 40,8’i en yüksek gelir grubunda yer almakta, yüzde 8,4’ü ise en düşük grupta yer almaktadır.

Konut mülkiyeti durumu da önemli bir öğedir. 14 yaşında ailesi ev sahibi olan bireylerin yüzde 57,7’sinin mevcut konutlarının sahibi olduğu, yüzde 26,3’ünün kiracı olduğu kaydedilmiştir. Kiracı olan bireylerin ise yalnızca yüzde 40’ı şu anki oturdukları konutun sahibi olabilmiş, yüzde 47,7’si hala kirada yaşamaktadır. Ailelerinin mali durumları, tatil yapma imkanlarıyla da doğrudan ilişkilidir. Haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanelerde yaşayan bireylerin yüzde 59,6’sının bugünkü hanelerinin de bu masrafları karşılayabildiği, maddi sıkıntı içinde olanların ise yüzde 69,1’inin aynı durumu yaşayamadığı gözlemlenmiştir.

Son olarak, gıda masrafları da bu çalışmanın bir diğer önemli boyutunu oluşturmaktadır. Çocukken, evlerinde günde en az bir kez et, tavuk veya balık içeren yemek masraflarını karşılayabilen bireylerin yüzde 72,4’ü şu anki hanelerinde bu masrafları iki günde bir karşılayabilmekte, yüzde 27,6’sı ise hala bu tür harcamaları yapamamakta olduğu tespit edilmiştir. Bu veriler, dezavantajların kuşaklar arası aktarıldığını ve bireylerin mali durumlarının, eğitim düzeylerinin ve yaşam standartlarının geçmişle ne denli bağlantılı olduğunu göstermektedir.

En az 10 karakter gerekli