İzmir’in Ödemiş ve Buca ilçelerinde meydana gelen yangınlar, bölge halkı ve itfaiye ekipleri için zorlu bir sürecin başlangıcını oluşturdu. Yangın söndürme çalışmaları devam ederken, sosyal medyada yayılan bazı görüntüler, kamuoyunda büyük bir infial yarattı. Yangınla mücadele sürerken, “influencer” olduğu belirtilen iki kadının yangın dumanlarına karşı poz vererek sosyal medyada paylaşım yapması, birçok kişi tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı.
Paylaşımlarında, “Bazı gün batımları gerçekten bambaşka hissediliyor, tıpkı bu an gibi.” notunu düşen kadınların fotoğraflarının arka planında yer alan manzara, aslında yakılan ormanların neden olduğu yoğun dumanlardan ibaretti. Bu durum, sosyal medya kullanıcıları tarafından “gün batımı” olarak yorumlanan görüntünün ne denli yanıltıcı olduğuna işaret etti.
Sosyal medya platformlarında kullanıcılar, bu duyarsız paylaşım için sert yorumlarla tepki gösterdi. Kullanıcıların bazılarının ifadelerinde, “Senin gün batımı diye paylaştığın yerde insanlar yanarak evlerini terk ediyor.” ve “Her yıl bir tane çıkıyor böyle, eksik olmuyorlar. Rezillik bu, utanın biraz!” şeklinde sert eleştiriler yer aldı.
Yangınların sürdüğü saatlerde yapılan bu paylaşımlar, özellikle yangın bölgelerinde canla başla çalışan itfaiye görevlileri ve yangınlardan etkilenen vatandaşlar açısından büyük rahatsızlık yarattı. Yangınların oluşturduğu yıkım ve zorluklarla mücadele eden bireylerin bulunduğu bir ortamda, böyle bir paylaşımla dikkat çekme çabası, sosyal sorumluluk bilincinin ne denli eksik olduğunu gözler önüne serdi.
Bunun yanı sıra, yetkililer yangın bölgelerinde gereksiz kalabalık oluşturmamaya, yangınla mücadele ekiplerinin çalışma düzenini zorlaştıracak her türlü hareketten kaçınmaya yönelik uyarılarını tekrarladı. Yangın alanlarında yapılan gösterişli paylaşımlar yerine, toplumsal dayanışma ve farkındalık çağrılarının öne çıkarılması istendi. Yangın sırasında ve sonrasında süreçte, sosyal medyanın daha duyarlı bir biçimde kullanılmasının gerekliliği vurgulandı.
Söz konusu influencer’ların paylaşımları, birçok kişi tarafından eleştirilmiş olmasına rağmen, bazı takipçilerinin dikkat çekici bir biçimde olumlu yorumlar yazdığı gözlemlendi. Ancak bu olumsuz örnekler, toplumda sosyal medya kullanımına ilişkin önemli bir tartışmanın da başlamasına neden oldu. Bunun sonucunda, yetkililerin de belirttiği gibi, izleyicilerin ve özellikle etkinlik sahiplerinin daha sorumlu bir tutum sergilemeleri için bir sorgulama süreci başlatıldı.
Sonuç olarak, İzmir’deki yangınlar, hem doğayı tehdit eden bir felaket hem de sosyal medyanın etkileri üzerinden toplumsal normların sorgulanmasını gerektiren bir durum ortaya koydu. Bu olay, insanların doğal afetler karşısındaki duyarlılıklarının ve toplumsal sorumluluklarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini açıkça gösterdi.